Birçok ATATÜRK’Ü savunan, ufak parti, dernek, vakıf bulunduğunu biliyor ancak neden birleşik hareket ettiklerini göremiyoruz?
Türkiye’deki küçük partiler, dernekler ve vakıflar, Atatürk ilkeleri ve modern Türkiye hedefleri çerçevesinde birleşik bir hareket kurma potansiyeline sahip olsa da birleşememelerinin çeşitli nedenleri vardır:
1. İdeolojik ve Yöntem Farklılıkları: Her ne kadar Atatürk ilkelerini savunsalar da farklı gruplar bu ilkeleri farklı açılardan yorumlayabiliyorlar. Örneğin, bazıları sosyal adalet veya ekonomik bağımsızlık konularına öncelik verirken, diğerleri daha çok eğitim, laiklik veya hukuk reformuna odaklanabiliyor, bazıları milliyetçi bir yaklaşımda kalıyor. Bu farklar birleşik bir hareketi zorlaştırabiliyor. Bazıları da küreselden pay kapma ve onun emrinde olan MASON yöneticiler tarafından yönetiliyor. Sonuçta, HANGİ ATATÜRK ortaya çıkıyor. Çünkü hiçbiri gerçek M. Kemal ATATÜRK’Ü bilmiyor. Bilenler varsa da, çıkarları uğruna kullanıyor.
2. Liderlik ve Güç Mücadeleleri: Küçük partiler veya gruplar, kendi içlerinde liderlik pozisyonlarına sahip ve bunlar üzerinde liderlerin bireysel etkisi büyük olabiliyor. Birleşik bir hareket kurmak, mevcut liderlik pozisyonlarının yeniden şekillenmesini gerektirebilir. Bu durum da bazı liderler tarafından güç kaybı olarak algılanabiliyor. Bu durum, İnsan hırs ve egosunun gerçek bilgiden yoksun olduğunda ortaya çıkan psikolojik sorun olduğunu gösterir..
3. Kaynak Yetersizliği: Özellikle finansal kaynaklar ve medya desteği açısından, bu tür yapıların birleşik bir hareket oluşturması oldukça zorlayıcı etki gibi görünse de, birleşik hareketler, geniş çaplı bir organizasyon ve finansman gerektirir; bu da birçok küçük parti veya dernek için erişilebilir değildir. Bunu bilmeden nasıl yola çıkıyorsunuz? Salt temel bilginin paylaşılması ideolojik tarafın anlatılmasıyla ne kadar başarılı olursunuz. Düşünmediniz mi?
4. Siyasi Ortam ve Baskılar: Türkiye’deki siyasi ortam ve bazı kesimlerin bu tür oluşumlara yönelik baskıcı yaklaşımları, birleşik hareketlerin daha zor organize olmasına neden olabilir. Yasal düzenlemeler ve siyasi baskılar, bu tür hareketlerin sesini daha geniş kitlelere duyurmasını engelleyebilir. Evet bunlar yaşanılan şeylerdir. Ancak başka yollarda vardır. Neden orada birleşip, ihtiyaçlar konusunda çalışma yapmıyorsunuz?
5. Kısa Vadeli Hedeflerin Ön Planda Olması: Birçok parti veya dernek kısa vadeli hedeflere odaklanabiliyor ve uzun vadeli birleşme gibi stratejik hamlelere yeterince odaklanmıyorlar. Daha küçük organizasyonlar için, günlük mücadeleler ve kendi kitlelerine ulaşma çabaları, birleşik bir hareket kurma gibi uzun vadeli hedeflerin gerisine düşebiliyor. Durum bu ise, gerçek mücadelenin önünün tıkanması değil mi?
Bu engelleri aşmak için, Atatürk ilkeleri etrafında birleşmeyi hedefleyen grupların daha uzun vadeli stratejik planlar yapması ve ortak bir zemin oluşturması gerekir. Tüm bunları parti başkanları, kurulları bilmiyor mu? Bilmiyorlarsa yapacakları şey birleşmek değil mi, Biliyorlarsa neden kuruluyorlar?
Kemalizmin ancak DEVRİMLE inşa edileceğini bilmiyorlar mı?. Bunun için nasıl bir çalışma yapıyorlar? Veya var mı böyle bir çalışma?
Düşün..